Ana içeriğe atla

İbrahim Çoğaşlıoğlu - Zenginlerin Eğlencesi, Fakirlerin Hayatı: The English Game

ZENGİNLERİN EĞLENCESİ, FAKİRLERİN HAYATI: THE ENGLISH GAME

“Futbol bir şiir gibidir, ruhunla ve kalbinle yazarsın ama ayaklarınla söylersin.”
Chris Castillo

        Daha önce karşılaştığınız dönem dizilerini unutun. Futbolu sevmiyor ya da anlamadığınızı düşünüyorsanız bile kendinizden bir şeyler bulabileceğiniz futbol temalı bir dönem dizisi: “The Engilish Game". 20 Mart 2020’de ilk bölümü yayınlanan yapım, 6 bölümlük bir mini dizi. Günde 12 saat çalışan fabrika işçilerinin meşin yuvarlak ile aristokrasi sınıfına karşı verdiği amansız mücadele. Sınıf çatışmasını futbol üzerinden anlatan dizi bir sporun dün ve bugün için de taraftarlar ve futbolcular için ne denli önemli olduğunu vurguluyor. Futbolsuz kaldığımız bugünlerde insanın içini futbol heyecanıyla ısıtıyor. Diziyi izledikten sonra birden bire Sir Alex Ferguson'a dönüşmeniz muhtemel. Sakızlarınızı çöp kutusuna atmayı unutmayın.

Futbolu diğer spor branşlarından ayıran neydi? Neden basketbol, voleybol, kriket sadece basketbol, voleybol, kriketken; futbol neden sadece hiçbir zaman sadece futbol olmamıştır? Bunun cevabı tarihinde yatıyor ve bu tarihi sizlere en iyi anlatacak olan diziyi sunuyoruz.
1800’lü yılların ortası. Britanya'da sanayi devriminin etkisiyle fabrikalar açılmaktadır. Bununla birlikte fabrika sahibi zengin sınıf ile birlikte tok karına günde 12 saat çalışan fakir bir halk ortaya çıkmıştır. Futbolu ortaya çıkaran kesim de işçi sınıfı olmuştur ve tek eğlenceleri ayak oyunu ismini verdikleri “Futbol”dur. Başta oldukça sert ve kuralsız oynanan bu oyun aristokrasi sınıfının kuralları koyması ve federasyonu kurmasıyla daha fazla oynanabilir hale geliyor. Bu da Britanya halkının her kesimine hitap etmesini sağlıyor. Devamında oyuncuları işçilerden oluşan fabrika kulüpleri ve futbola eğlence gözüyle bakan burjuva kulüpleri kurulmaya başlıyor. Fakat şöyle bir sıkıntı mevcut; haftada 6 gün 12 saat zor şartlarda çalışan oyuncular her gün en iyi yemekleri yiyen, maç öncesi idman imkanı bulan takımlarla nasıl baş edebilsin? Tabi ki edememiş ve yıllarca hiçbir fabrika takımı şampiyon olamamıştır. Dizimiz de tam olarak burada başlıyor. Dizinin başrolünde aristokratları temsilen Old Etonians, işçi sınıfını temsilen ise Darwen FC ve Blackburn Rovers var.

FA Kupası kurulduktan sonra tam 13 yıl hiçbir fabrika takımı şampiyon olamamıştır. Şampiyonluklar aynı zamanda federasyon yöneticileri de olan zengin aile çocuklarının takımları arasında paylaşılmıştır. Dizi şampiyon olan ilk fabrika takımı Blackburn Rovers’ın zaferiyle tamamlanıyor. Ama tabi ki de bir başarı hikayesinden daha fazlasını göreceksiniz. Bir kere dizi gerçek bir hikayeye dayanıyor. Dizinin başrollerinde olan futbolcular Fergus Suter, Jimmy Love gerçek karakterlerdir ve özellikle Fergus Suter'ın bugün izlediğimiz futbol anlayışının temelini attığı söylenir.
O zamanlar profesyonellik yoktur. Yani futbolcular kulüplerden para almaz. Aristokrasi sınıfının zaten bu paraya ihtiyaçları yoktur. Fabrika işçilerinin de aldıkları tek para fabrikalarından diğer işçiler gibi sadece haftalık maaşlarıdır. Transferler de yasaktır. Yani bir futbolcu başka bir takıma sadece çalıştığı fabrika değişirse gidebilir.

Eğer bir para karşılığında transfer olayı veya futbolculara para verildiği öğrenilirse cezası çok ağırdır. Bu aristokrasi sınıfının yönettiği federasyon tarafından alınmış bir karardır. İşçi sınıfı bu kararı dizide gizlice deler. Çünkü delmesi gerekmektedir. Ailelerine bakmakla yükümlüdürler ve sonunda da artık kulüpler profesyonel olmuştur. Dizi bu profesyonelleşme sürecini anlatıyor.
6 bölümün sonunda işçi sınıfıyla aristokrasi sınıfının futbol ile mücadelesini, kulüplerin ve futbolcuların amatörden nasıl profesyonel hale geldiğini ve bugün oynanan futbolun temelinin nasıl ortaya çıktığını göreceksiniz.
Senaryosuyla, oyunculuğuyla bu dizimin her bölümü sizi hayran bırakıyor. Karantina günlerini kaliteli bir şekilde geçirmek isteyenlere tavsiye ederim. Şimdiden iyi seyirler.

İbrahim Çoğaşlıoğlu
Ege Üniversitesi Özel Eğitim 3. Sınıf

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tarihin Gemisi: İzmir Spor Klüpleri Tarihi Sayı:8

                                  TARİHİN GEMİSİ: İZMİR SPOR KLÜPLERİ TARİHİ İzmir, güzelliklerin ve ilklerin şehri. Belki güzelliğinden dolayı ilkleri yaratan belki de ilkleri yarattığı için güzel olan şehir. Anadolu’nun batı dünyası ile ilk buluştuğu, Sanayi Devrimi’nin Osmanlı İmparatorluğu’na ilk geçiş yaptığı bu coğrafyayı başka bir çağa sokan şehir. Parşömenin bulunduğu, filozofların harman olduğu yer. Tabi bunların yanında Türkiye’de sporun doğduğu ve yayıldığı diyar. Tarihin gemisi sayfamızın bu sayısında Türkiye’de sporun birçok alanında ilkleri çıkartan İzmir’in spor tarihine değineceğiz. İzmir’in İlk Sporcuları Ege Denizinin kıyısında bir liman ve körfez kenti olması dolayısıyla Avrupa ile çok yakın temasta olan ve dolayısıyla özellikle Rumların ve Yahudilerin yoğun olarak yerleştiği bir yerdir İzmir. Özellikle 19. yüzyılda Anadolulu yerel İzmir halkı köylerde tarlalarını sür...

Samet Kunt - ABD VE ABD Belgelerinde Türk Ordusu

                          ABD VE ABD BELGELERİNDE TÜRK ORDUSU        ABD’nin TSK’ya karşı takındığı düşmanca tavır yeni değil. Bu düşmanlığın köklerinde Türk Milleti’ne ve Türkiye’nin milli devletine karşı duyulan hınç yatmaktadır. Kitapta başından sonuna kadar bu düşmanlığı ve TSK’nın direncini belgeleriyle göreceksiniz. SAHTE DOST, GERÇEK DÜŞMAN ABD        Kitap 5 bölümden oluşuyor. İlk bölüm giriş mahiyetinde Türkiye-ABD ilişkisi için genel bir çerçeve sunuluyor. Holding medyası, haçlı irtica, mafya, liberaller ve PKK’dan oluşan Amerikancı cephenin TSK karşıtlığı ortaya konuyor. 12 Eylül ve Eşref Bitlis’in şehit edildiği dönem ise 2. Bölümde yer alıyor. Bu süreçte TSK’da Amerikancı bir havanın kuvvetli estiğini ancak tam olarak duruma hakim olamadıklarını görüyoruz. Hatta 1994’ten sonra TSK’nın, ABD’ye karşı başlattığı mücadelenin temelleri bu dönemde atılıyor. Necdet Ü...

Özcan Bal - Uygarlık Devlet İle Başlar

                                                UYGARLIK DEVLET İLE BAŞLAR                 Bugün devletin rolü tüm dünyada tekrardan ön plana çıkıyor. Kapitalizmin devleti küçültme tezleri bir bir iflas ederken kamuculuğun önemi artıyor. Neden Devlet?                 Tarih boyunca insanlık, ilkel zamanlardan uygar zamanlara kadar, buzul çağından volkanik patlamalara, depremlerden salgın hastalıklara, savaşlardan ekonomik krizlere kadar pek çok kriz dönemleri yaşamıştır. Bu kriz dönemlerinden çıkışın ayrı ayrı pek çok özelliği olsa da ortak olan çok önemli bir yanı var: İnsanlığın, yaşamın ve uygarlığın ilerlemesi adına çeşitli şekillerde birlik olmak. Yazımızın temel kavramı olan devlet ise insanlığı ilerleten ve kriz dönemlerinde birleştire...